Günümüzde jeopolitik dengelerin sürekli değiştiği Ortadoğu'da, özellikle Suriye iç savaşının ardından yaşanan gelişmeler, önemli uluslararası aktörlerin stratejilerini yeniden gözden geçirmelerine neden oluyor. Son günlerde İsrail basınında yer alan haberlere göre, Amerika Birleşik Devletleri’nin Suriye'deki askeri varlığını azaltma kararı aldığı bildiriliyor. Bu kararın altında yatan nedenler, sonuçları ve bölgedeki diğer ülkeler üzerindeki olası etkileri, uzmanlar tarafından detaylı bir şekilde analiz ediliyor. Bu durum, sadece Suriye'de değil, aynı zamanda tüm Ortadoğu'daki güç dengelerini de etkileme potansiyeline sahip.
ABD, Suriye'de IŞİD ile mücadele çerçevesinde uzun yıllardır asker bulunduruyordu. Ancak bölgedeki askeri varlığının azaltılması, bazı analistler tarafından beklenen bir adım olarak değerlendiriliyor. Washington’un seçim dönemine girmesiyle birlikte, iç politikadaki etkenlerin ve dış politikadaki önceliklerin değişmesi, bu çekilmenin arkasındaki temel etmenler arasında gösteriliyor. Öte yandan, Biden yönetiminin Suriye politikasını belirleyen diğer bir unsur, Rusya ve İran gibi ülkelerin bölgedeki etkisinin de göz önünde bulundurulmasıdır. ABD, Suriye'den asker çekerek, aynı zamanda bu ülkelerin bölgedeki etkinliğini sınırlamayı hedefliyor olabilir.
ABD’nin Suriye'den çekilmesi, sadece yerel dinamikleri etkilemekle kalmayacak; aynı zamanda İran, Rusya ve Türkiye gibi bölgesel güçlerin Suriye üzerindeki stratejilerini de etkileyebilir. ABD’nin bölgede yarattığı güvenlik boşluğu, bu ülkelerin Suriye’de daha fazla nüfuz sağlamasına yol açabilir. Özellikle İran’ın, Suriye üzerinden Lübnan’daki Hizbullah gibi gruplara destek verme kapasitesinin artması, İsrail için önemli bir tehdit oluşturmaktadır. Zira Yücelterek Suriye’nin kuzeyinde, PYD/PKK unsurlarının yoğunlukla bulunduğu bölgelerde de benzer kaygılar dile getiriliyor. Türk yetkililerin de bu gelişmelere karşı dikkatli bir yaklaşım sergileyerek, sınırlarına yakın bölgelerde güvenlik önlemlerini artırması bekleniyor.
Bu süreçte, İsrail’in yanıtı büyük merak uyandırıyor. ABD’nin çekilmesi, Tel Aviv’in İran’a yönelik askeri operasyonlarını artırmasını tetikleyebilir. Zira bu gelişme, İsrail için oldukça kritik bir dönemeçtir. Her ne kadar İsrail, Suriye’nin iç işlerine müdahil olmaktan kaçınsa da, güvenlik kaygıları nedeniyle askeri hareketliliğini sürdürmek zorunda kalabilir. Özellikle, Suriye’deki üslerin İran’a geçici bir şekilde devredilmesinin önlenmesi için gerçekleştireceği operasyonlar, ortaya çıkabilecek yeni bir istikrarsızlığı önlemek adına şart olabilir.
Sonuç olarak, ABD'nin Suriye'den çekilmesi, bölgedeki istikrarı tehdit eden pek çok unsuru beraberinde getirebilir. Özellikle de birçok aşırı grup ve devletin bölgedeki etkinliklerini artırmasına zemin hazırlayabilir. Bu durumda, hem uluslararası ilişkiler dinamikleri hem de bölgesel güvenlik politikaları açısından yeni bir dönem başlayabilir. Uzmanların öngörülerine göre, önümüzdeki günler ve haftalar, bu gelişmelerin nasıl şekilleneceği ve hangi sonuçları doğuracağı açısından kritik bir zaman dilimini temsil ediyor. Ortadoğu’daki güç savaşları bir kez daha alevlenirken, tüm dünyanın gözleri bu bölgedeki gelişmelere çevrilmiş durumda.
